Amin MAALOUF
Yapı Kredi Yayınları
172 sayfa
kitapokusak.com Güncel Fiyatı : 8,03 TL
Dili,dini ne olursa olsun insanların birlikte yaşayabileceğini anlatan her dil ve dinde insanın olduğu –kocaman-bir kitap.
.JPG)
Amin Maalouf herkesin “Semerkant” ile tanıdığı ve bu kitabı ile özdeşleşmiş Lübnan asıllı yazar.
Ama “Doğunun Limanları “ ile bu kanı yok oluyor. Çünkü Semerkant kadar iyi ses getiren bir kitap oldu.
İçinde türlü duygunun barındığı nadir kitaplardan “Doğunun Limanları”.
Çok kısa zamanda okuyabileceğiniz ve okudukça içinize sinecek bir kitap ayrıca.
Kitabın içeriği ;
Yazarımız Paris’te tesadüfen karşılaştığı İsyan Kitabdar‘ı röportaj yapmaya ikna eder.
İsyan Kitabdar’ı okul kitaplarında direnişçilerin olduğu bir fotoğraftan hatırlar ve onun hayat hikayesini öğrenmek ister.
Sadece 4 günlüğüne Paris’teki direnişlerin adlarının bulunduğu caddeleri gezmeye gelen İsyan ile her gün bir yerlerde buluşarak saatlerce konuşurlar.
İsyan aslında çok dolu ve acı bir hayat yaşamıştır.Ve Paris'teki son gününün ise onu yaşadığı bu hayatı anlamlandıracak bir özelliği vardır.!!!
İsyan çocukluğundan itibaren başlar anlatmaya .
İsyan Kitabdar’ın büyük annesi İffet bir Osmanlı Padişahının kızıdır. Ve babasının ölümünü gördüğünde ki şoku ile hayatının kalanını akıl hastası olarak devam ettirir.
İsyan Kitabdar’ın büyük annesi İffet bir Osmanlı Padişahının kızıdır. Ve babasının ölümünü gördüğünde ki şoku ile hayatının kalanını akıl hastası olarak devam ettirir.
Hastalığın tedavisi için çağrılan doktor Kitabdar, aşık olur kıza ve evlenirler.
Evliliklerinden olan çocukları (İsyan’ın babası) ise en yakın arkadaşı olan Ermeni asıllı Nubar’ın kızıyla evlenir .
Evliliklerinden olan çocukları (İsyan’ın babası) ise en yakın arkadaşı olan Ermeni asıllı Nubar’ın kızıyla evlenir .
Üç çocukları olur bu evlilikten .İkinci çocukları İsyan doğduğunda ona babasının adı olan İsyan Kitabdar’ı verir babası. Onun da bir direnişçi olmasını hayal ederek.
Ama İsyan büyüdüğünde direnişçi olmak değil doktor olmak ister ve Fransa’ya Tıp eğitimini almak üzere gider. Tesadüf budur ki direnişçilerle yolları kesişir ve aralarında bulur kendini.
(Sadece kendini değil aynı zamanda hayat arkadaşı olacak Yahudi Clara’yı da bu direnişçilerin arasında bulur. )
Artık istemese de babasının hayal ettiği bir direnişçi evlat olmuştur. Beyrut’a geri döndüğünde ise bir kahraman gibi karşılanır.(Kitaptaki resim bu dönüşünün resmidir.)
Seminerler vererek ve başından geçenleri anlatarak kahraman gibi yaşamaya devam eder.Clara ile tekrar yolları kesişir ve evlenmeye karar verirler.
Hayfa ‘da yaşarken babasının rahatsızlığı sebebi ile Beyrut’a döner ama İsrail-Arap savaşı yüzünden evine geri dönemez . Hapisten yeni çıkan kardeşi mirası alabilmek için onu akıl hastanesine yatırdığında artık onu bıraktığında hamile olan karısı doğum yapmış ,Nadya adında bir kızı olmuştur.
Akıl hasta hanesinde 28 yıl kalan ve karısını kızını göremeyen İsyan’ın acılarla ve isyanlarla dolu hayat hikayesi.
Sonunda bir mutluluk kapısı var ama onu aralamıyorum. (Neredeyse hepsini anlattım.)
Bunları okuduktan sonra sonunu öğrenmek için ve Amin Maalouf’un kitaplığınızda ki yerini alması için bu kitabı edinin.
*Not:Kitabı yorumlamak için elime aldığımda arkasına çıkardığım soy ağacı gözüme çarptı. Kim kimdi, kimin çocuğuydu kısmını algılamakta zorlanmışım sanırım .
Size de tavsiyem okurken not edin soy ağacını bir kenara.
.JPG)
kitabı okumaya başlamadan biraz araştırma yaptım, soy ağacı çıkarmak akıllıca olacak :)
Mükkemmel bir kitaptı