KIRLANGIÇ ÇIĞLIĞI / AHMET ÜMİT

    Author: bestemina Genre: »
    Rating

    YAZAR :AHMET ÜMİT
    YAYINEVİ :EVEREST YAYINLARI
    SAYFA : 400 
    FİYAT :17,50 TL 



    VİCDANINI YİTİRMİŞ BİR DÜNYADAN BAŞKA NEDİR Kİ CEHENNEM ?





    Ahmet Ümit Sevenler , takip edenler ve bekleyenler için ilaç gibi bir kitap. 
    Özlediğimiz Başkomiser Nevzat ve ekibi yine iş başında. Yanlız bu sefer konu biraz hassas. Ne kadar üstü kapalı da anlatılsa çocuk tacizcileri ve Suriyeli göçmen çocukları içinizi fazlasıyla burkuyor.

    Körebe ...
    yıllar önce 12 çocuk tacizcisini öldürmüş kendine göre bu dünyada yaşamayı hak etmeyen 12 kişi öldürülmüş ama katili bulunamamış. Hatta o yıllarda davayı takip eden Zekai Başkomiser bile emekli olmasına rağmen bırakmamış bu dosyanın ve Körebe'nin peşini. 
    Ve şimdi yine aynı  ritüeller (kırmızı göz bağı , enseden tek kurşun , elinde çocuklara ait bir oyuncak olan ceset ve mekan hep çocuklarla ilgili bir mekan )
    öldürülen kişiler de hep çocuk tacizcisi .

    Şimdi yine Körebe sahnelerde ve dosya artık Başkomiser Nevzat'ın . Tabi yardımcısı Ali , Kriminoloğumuz Zeynep  ve her kesimden karakterin olduğu tam bir özlemini duyduğumuz Ahmet Ümit Kitabı .
    Evegenia ile olan muhteşem aşkları ve diyologları da aynen devam.

    Bir solukta okunacak AHMET ÜMİT kitaplarından , hala okumayanlara tabi ki tavsiye edilir.  


    Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)

    Acıyı gördüm. Gözlerinin ortasında bir çiçek gibi büyüyen irisin önce ağır ağır büzülmesini, ardından çığlık gibi ansızın patlamasını gördüm. Titreyen dudaklar, bal mumuna dönüşen yüzleri, çöken yanakları, irileşen elmacık kemiklerini, birer mağara gibi derinleşen göz çukurlarını, kurumuş ağızların içinde pelteleşen dilleri gördüm.

    Anladım ki benliğimizin farkına vardığımız an, acının pençesinde kıvrandığımız andır.

    Çığlık değil, ürperiş değil, evet, nereden geldiğini bilmediğim o vahşi iniltiyi kalbimin derinliklerinde duydum. Soluksuz kaldım, boğazım kupkuru, alnım ateşler içinde, tuhaf bir hülyaya kapılmışım gibi sürüklendim o dipsiz boşlukta. Hayatın en karanlık sırrıyla yüzleştim.

    Karanlığın her aşamasından geçtim, akan kanın sesini duydum, ölümün serinliğini damarlarımda hissettim.

    Geçmişin kamburunu çoktan söküp attım sırtımdan.

    İnsanın insanı öldürdüğü o ilk ânı gördüm, katilin zafer haykırışını, kurbanın korku çığlığını işittim.

    Her an uyanmaya hazır o muhteşem dürtüyü bastırmak, insanlığın en masum haline, en saf doğasına dönmemek için yıllarca ihanet ettim kendime. Kendimle birlikte bütün dünyayı da kandırdım. Neredeyse başaracaktım ama bırakmadılar, benim adıma onlar öldürmeye başladılar.

    İşte bu yüzden geri döndüm...



    Leave a Reply